Yaratıcı İletişim Stratejileri - TIME Public Relations [TimePR] Creative Communications and PR Agency
 

20 Temmuz

Yaratıcı İletişim Stratejileri


Bilginin, teknolojinin ve rekabetin küreselleşmesi ile birlikte yaratıcılık ve herkesten farklı, ezber bozan düşünce kavramları ön plana çıktı. Yenilikçi ve yaratıcı fikirler rekabetin bundan böyle olmazsa olmazı.
Her iyi halkla ilişkiler kampanyasının arkasında bir “Büyük Fikir” vardır. “Büyük Fikir” dediğimiz kavram; yaratıcı düşünme sonucunda oluşarak, verilen mesajın ilgi uyandırmasını ve akıllarda yer etmesini sağlar. Halkla ilişkilerde önemi büyük olan yaratıcılık, yoğun iletişim ortamının karmaşasında atılım yapmaya yol açarak, hedef kitlenin davranış ve düşüncelerine etki eder.

Bir stratejik yaklaşım olan “Büyük Fikir”, iletişim problemlerini çözmeyi sağlar. Stratejik olmayan fikirler yeterince büyük fikir değil demektir. Efektif bir halkla ilişkiler yönetimine giden 2 anahtar vardır: Bunlardan ilki yeterince ilginç olması, diğeri ise bu yaratıcı düşünce ile kurumun iletişim hedefleri arasında mantıklı bir ilişki olması gerektiğidir.

Peki, bir fikri yaratıcı yapan şey nedir? Bir şeyleri geleneksel yapılış yöntemleri ile çözümlemeye çalışmak yerine denenmeyen ve henüz bilinmeyenleri keşfe çıkmak önemlidir. Ancak her yeni fikir ilk etapta beraberinde risk taşıyabilir. Peki, Büyük Fikrin halkla ilişkiler kapsamında yaratıcı sayılabilmesi için sahip olması gereken nitelikler neler? Öncelikle fikirlerin davranışlar üzerinde değişiklik yaratabilmesi için hedef kitle için anlamlı olması gerekir. Bir diğeri ise fikrin etkisidir. Birçok kitle iletişim aracının ilettiği genel mesajlar tüketiciyi sıkar. İlgi uyandırması ise daha önce düşünülmemiş, orijinal olan bir mesajın bırakacağı etki ile sağlanır. Sizin daha önce düşünmemiş olduğunuz değil, hiç kimse tarafından düşünülmemiş bir fikir olması önemlidir. Büyük Fikri uygulamaya koymak ise işin bir diğer önemli kısmı. Yaratıcılığın burada da devreye girmesi ile birlikte mesajın tasarlanma süreci önemlidir.

Yaratıcılık süreci ile ilgili farklı teorik tanımlamalar yer alıyor. Ancak genel bir modelleme yapacak olursak; yaratıcılık süreci 7 adımda oluşuyor:
1) Oryantasyon: Problemin tanımlanması
2) Hazırlık: Geçerli bilgilerin toplanması
3) Analiz: İlgili materyallerin dağılması
4) Kavrama: Alternatif fikirlerin toplanması
5) Tasarlama(Kuluçka): Zihni açma
6) Sentez(Entegrasyon): Parçaların birleştirilmesi
7) Değerlendirme: Sonuçların yargılanması, değerlendirilmesi

Hızla yayılan halkla ilişkiler kavramı ile birlikte yeni perspektifler, orijinallik, profesyonellik ve yaratıcılık gerekiyor. Yaratıcı olabilmek de beyin fırtınası, fikir tetikleyici teknikler, fikirlerin değerlendirilmesi, focus gruplar ve bireysel yaratıcılıkla mümkün oluyor. Bunların yanı sıra gelişen teknoloji ile birlikte yeni medya araçlarına adapte olmak, bu araçları verimli bir şekilde kullanmak ve oluşturulan metinlerin, mesajların verilme şekli ve özgünlüğü işin diğer önemli boyutunu oluşturuyor. Günümüzün değişen koşulları ile birlikte gerekli adaptasyonlar sağlandıktan sonra halkla ilişkilerde ortaya konulan yaratıcı fikirlerin ekonomik ve toplumsal faydaya dönüştürebilmesi yeniliklere kapı açacaktır.

Özetle, günümüzde bilgi ve iletişim teknolojilerindeki gelişmeler ve küreselleşme ile birlikte ortaya çıkan yoğun rekabet ortamı, çoklu paydaş ilişkileri, çevresel ve toplumsal konulara duyarlılığın artışı gibi unsurların ön planda olduğu bir değişim süreci yaşıyoruz. Yaşanan bu değişim karşısında ise halkla ilişkiler kapsamında yeni ve özgün fikirler, stratejiler ve uygulamalar gerçekleştirilmelidir.