Ülkemizde ve dünyanın dört bir yanında her gün milyonlarca sofraya misafir olan et ve et ürünleri sektörünün köklü markası DANET sürdürülebilirlik çalışmaları ve yeşil dönüşüm yolunda önemli bir adım attı. Afyonkarahisar'ın Şuhut ilçesinde 60 bin m² arazi üzerine kurulan DANET Güneş Enerjisi (Solar Fotovoltaik) Santrali (GES) ile yenilenebilir enerji kaynaklarından faydalanarak çevreye duyarlı üretim gerçekleştiriliyor. DANET GES projesi güneş enerjisinin elektrik üretimi amaçlı kullanılması ile sera gazı emisyonlarının azaltılması, güvenilir, ekonomik ve kaliteli bir biçimde ekonomiye kazandırılması ve çevrenin korunması sağlanıyor. Yenilenebilir Enerji ile Üretim Lisanssız elektrik üretim yönetmeliği kapsamında hayata geçirilen DANET GES proje sahasında toplam 7,696 adet, 550 Wp gücünde yenilikçi Half-Cut Bifacial hücre teknolojisine sahip Multi Busbarlı PV modüller kullanıldı. Bu modüller, birim alandan en yüksek güç çıktısını sağlayarak enerji verimliliğini maksimum seviyeye çıkarıyor. 4 MV kapasitesine sahip arazi tipi GES Projesinin inşaat çalışmaları Nisan 2023 tarihinde başlayıp, Kasım 2023 tarihinde tamamlanarak enerji üretimine başlandı. DANET, bu yatırımla tükettiği elektrikten daha fazlasını yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlayarak, karbon ayak izini önemli ölçüde azaltıyor. Yeşil Dönüşümde Öncü Adımlar Şirketin sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm adımlarını hızlandırdığını vurgulayan DANET Kurumsal Gelişim, İletişim ve Stratejik Planlama Direktörü Gülnur Uluğ, “Geleceğe yönelik yatırımlarımızın en önemli parçası olan güneş enerjisi santralimizle çevresel ayak izimizi azaltmayı hedefliyor, sorumlu üretim yapıyoruz. Bu projemizle, fabrikamızda kullanılan elektriğin tamamını yenilenebilir enerji kaynaklarından karşılıyoruz. Ayrıca, sürdürülebilirlik konusunda yaptığımız diğer çalışmalarla da sektörde fark yaratmaya devam ediyoruz. Sürdürülebilir enerji projelerimiz ile sadece kendi üretim süreçlerimizi değil, aynı zamanda ülkemizin enerji politikalarına da destek veriyoruz” dedi.

5 kıtada 120’den fazla ülkede hayata geçirdiği 1.000’in üzerinde anahtar teslim proje referansı ve gıda proses teknolojileri alanında 70 yıllık tecrübesiyle Alapala, insana ve AR-GE'ye yatırım yapmaya devam ediyor. Bu doğrultuda hayata geçirilen en önemli projelerden biri olan Alapala Akademi ve İnovasyon Merkezi, sektör profesyonellerine ve çalışanlarına sunduğu eğitim olanakları ile dikkat çekiyor. Alapala Akademi ve İnovasyon Merkezi, Uluslararası Operasyonel Değirmenciler Birliği (International Association of Operative Millers/IAOM) iş birliğiyle oluşturulan uluslararası eğitim programı kapsamında uygulamalı eğitim faaliyetlerini de sürdürüyor. Türkiye’nin ilk gıda proses teknolojileri eğitim merkezi Alapala, hem çalışanlara hem de sektör profesyonellerine işi deneyimleyerek mutfağında öğrenebilecekleri bir eğitim imkanı sunan Alapala Akademi ve İnovasyon Merkezi’ni Çorum’daki un fabrikasınını dönüştürerek hizmete açtı. Dünya çapında bir başarı hikayesi olma vizyonuyla kurulan Alapala Akademi, Türkiye’nin sektördeki ilk gıda proses teknolojileri eğitim merkezi olması açısından öncü nitelikte. Akademi, modern gıda proses teknolojileri ve tesis yönetimi alanında teorik ve pratik eğitimler sunarak hem Türkiye’de hem de globalde önemli bir ihtiyacı karşılıyor. Alapala Akademinin kapıları dünyaya açık Alapala Yönetim Kurulu Üyesi Gülfem Alapala, bu merkezin şirketin insana yatırım alanında gerçekleştirdiği en önemli proje olduğuna dikkat çekerek şu bilgileri paylaştı: "Türkiye’de bir ilk olan Alapala Akademi ve İnovasyon Merkezi, dünya çapında bir akademi ve başarı hikayesi olma vizyonuyla doğdu. Akademimizde, gıda proses teknolojileri alanında hem Türkiye'de hem de dünya genelinde sektör profesyonellerine ve bu alanda gelişim sağlamak isteyenlere eğitim olanağı sunuyoruz. Öğrenciler, teorik ve pratik olarak modern gıda proses teknolojilerini ve tesis yönetimini deneyimleyerek öğrenme fırsatı buluyorlar. Deneyimli değirmen mühendisleri, teknisyenler, proje yöneticileri ve akademisyenlerden oluşan eğitmen kadromuzla sektörde önemli bir ihtiyacı karşılıyoruz. Geçtiğimiz sene Uluslararası Operasyonel Değirmenciler Birliği (IAOM) Eurasia iş birliği ile tamamladığımız eğitim programı küresel ölçekte takdir topladı. Bu yılın Ekim ayında yine aynı işbirliği kapsamında eğitimler de başlayacak.” Dünyaya sunulan teknoloji Alapala Akademi’de test ediliyor Alapala Akademi ve İnovasyon Merkezi, sadece eğitimle sınırlı kalmayıp aynı zamanda Alapala’nın AR-GE çalışmaları için bir uygulama merkezi olarak da hizmet veriyor. Bu merkezde gerçekleştirilen AR-GE çalışmaları, gıda proses teknolojilerinin geliştirilmesi ve yenilikçi çözümler üretilmesi açısından büyük önem taşıyor. Gıda proses teknolojilerinin mucit firmalarından biri olarak dünya pazarında önemli bir yeri olan Alapala, endüstriyi geleceğe taşıyacak yenilikçi adımlara yön vermeyi sürdürüyor. Dünya Uncular Birliği’nin tercih ettiği akademi Aynı zamanda aktif bir un fabrikası olan Alapala Akademi, IAOM Eurasia Bölgesi Değirmenciler Federasyonu tarafından da uygulamalı değirmencilik eğitimlerinin verilmesi amacıyla tercih ediliyor. 2023 yılı Eylül ayında yapılan ilk programın ardından, Ekim ayında IAOM Eurasia iş birliği ile gerçekleştirilecek eğitim turunda yeni bir grup ağırlanacak. Dünyanın farklı yerlerinden gelen katılımcılar, geniş kapsamlı ve uygulamaya dönük program sonunda sertifikalarını alacaklar.

Yapay zeka hayatın her yerinde olduğu gibi halkla ilişkilerde de kullanılmaya başlandı. Yapay zekanın halkla ilişkilerde yaygın olarak kullanılması, çeşitli etik konuları gündeme getirdi. Bu etik sorunlar dikkate alınmadığında doğabilecek olumsuz sonuçlar kapınızda. İşte yapay zekanın halkla ilişkilerde potansiyel etik...

Kurumsal itibar, bir kurumun en değerli varlıklarından birisidir. Kurumsal itibarın neredeyse yarısını ise liderin iletişimi ve itibarı oluşturur. Bu nedenledir ki, liderin ve üst yönetimin bilinç, farkındalık ve iletişim becerileri oldukça önemlidir. Liderlik, yol gösteren anlamına gelen “leden” kelimesinden gelmektedir....

“Günümüzde iki türlü kurum var. Siber saldırıya uğrayanlar ve siber saldırıya uğradığını bilmeyenler…” 2017 yılının ekim ayında CBS televizyonuna konuk olan FBI Direktörü James Comey şu açıklamayı yapmıştı. “Günümüzde iki türlü kurum var. Siber saldırıya uğrayanlar ve siber saldırıya uğradığını...

Markalar, insanın algı haritasında reklamın yaptığı resim ve halkla ilişkilerin yazdığı hikayelerle yerlerini alır... Kurumlar ve markalar için bu kadar kritik öneme sahip halkla ilişkiler ve iletişim danışmanlığı alanı için ne yazık ki 2018 çok da parlak bir yıl olmadı....